“ESWT, cerrahi olmayan, anestezisiz, ilaçsız özel bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemle çok kısa süre içinde uygulama yapılarak birkaç seansta yüksek başarı ile tedavi yapılabilir. Uzun süreli kaynamayan kırık ve kaynama gecikmeleri, omuz kireçlenmesi, topuk dikeni, tenisçi ve golfçu dirseği gibi sorunlarda tedavi yöntemi olarak ESWT tercih ediliyor.”
ESWT; “Extracorporeal Shock Wave Therapy” kelimelerinin ilk harflerinin birleşmesinden oluşmuştur ve “Vücut Dışından Uygulanan Şok Dalga Tedavisi” anlamına gelir. Yaygın olarak Şok Dalga Tedavisi olarak da bilinir. Vücut dışında oluşturulan bu güçlü ses dalgaları çelik başlıklı bir aplikatör vasıtasıyla vücudun istenilen bir bölgesinde odaklanmasına dayanan non-invazif (girişimsel müdahale gerektirmeyen) uygulama şeklidir. Söz konusu ses dalgalarıyla uygulanan tedavi, tenisçi/golfçü dirseği, topuk dikeni, omuz ağrıları, psödoartrozlar (kaynamayan kırıklar) gibi ortopedik hastalıkların tedavisinde uzun süredir kullanılmaktadır. Hastaya ameliyatsız, kortizonsuz çağdaş tedavi olanağı sunar.
Uygulama öncesi ilk aşamada röntgen ultrason bulguları ve palpasyon sonucu sorunlu bölge tespit edilir ve işaretlenir. Hastalığın olduğu noktaya odaklama yapılır. Bu işlemde işaretlenen bölgeye ultrason jeli sürülür. Ses dalgalarının etkisinin azalmaması için başlık ile vücudunuz arasında hava kalmaması sağlanır. Özel cihazlarla oluşturulan yüksek ve düşük enerjili şok dalgalarının özel başlık/başlıklar aracılığı ile sorunlu vücut bölgesine odaklanarak verilmesi ileuygulanır.
Uygulanan şok sayısı, frekans ve enerji seviyesine göre seans süreleri farklılık gösterir. Ortalama bir seans 6–8 dakika arasında sürerken, 3–5 gün arayla yapılan toplam 3 seans sonrasında yüksek oranda iyilik hali olup hastaların yaşam kalitesi artar.
Şok dalga tedavisi ile birçok kas-tendon kökenli hastalıkların tedavisi yapılabilmektedir. Toplumumuz da en sık Şok Dalga Tedavisi uygulanan hastalıklar aşağıdaki gibidir.
Topuk dikeni: Aşırı kilolu olanlarda, uzun süre ayakta kalanlarda, bazı romatizmal hastalıklarda, osteoartrozlu ( kemik erimesi ) kişilerde, gebe bayanlarda, yüksek topuklu ayakkabı giyenlerde, uzun süreli yürüyüş yapanlarda sık görülen bir rahatsızlıktır. Topukta baskı ve yürümekle artan ağrı vardır.
Tenisçi ve Golfçü dirseği: El bileğinin aşırı kullanımı sonucu dirsek dış ya da iç yanında ağrı oluşturur. El bileğinin tekrarlayan zorlanmasını gerektiren işlerde çalışanlarda, tenis ve golf oynayanlarda sık görülür.
Kalsifiye omuz ağrısı: Genellikle orta yaş civarında sık görülen, nedeni tam olarak bilinmeyen, omuz eklemi çevresindeki tendonlardan (Kasların kemiklere yapışmasını sağlayan yapılar) herhangi birine kalsiyum depozitlerinin birikmesi ile oluşan yangı nedeniyle omuz ağrısı ve hareket kısıtlılığı ile karakterize bir hastalıktır.
Diğer uygulama alanları; Omuzun sıkışma sendromu, Kronik tendon yapışma yeri zorlanmaları, Kalçanın trochanterik bursiti Kaslardaki ağrılı tetik noktalar, Kaynaması gecikmiş kırıklar.
Hastalar tedavi seanslarından sonra günlük işlerine devam edebilirler. Girişimsel (cerrahi) bir işlem olmadığı için tedavi sırasında uygulanan bölgede oluşan ve kısa sürede geçen hafif ağrı, ciltte oluşan hafif kızarıklık ve şişlik dışında önemli bir yan etkisi bulunmamaktadır. Uygulama alanında kızarıklık olması normaldir ve artan kan akımını gösterir. Ancak tedavinin etkinliği ve yan etkinin olmaması için, uygulamanın bu konuda deneyimli kişiler tarafından yapılması gereklidir.
İlk seanstan itibaren 1 haftalık süre içerisinde ağrılarda azalma görülebilir. Eswt tedavisinde amaç ağrının geçici olarak giderilmesi değil, kalıcı olarak bir tedavi sağlamaktır.
Hamilelere, kalp pili kullananlara, kanserli hastalara, akut enfeksiyonu olanlara, gelişme çağındaki çocuklara, kanama bozukluğu olanlara, akciğer, kalp ve iç organların üzerine, enfeksiyon kapmış kırıklara ve enfeksiyonlu bölgeye, üst boyun bölgesine, baş ve sinirlere yakın bölgelere uygulanmaz. Ancak, gelişme çağındaki çocukların kas sorunlarında düşük enerjili şok dalga kullanılabilir.
Almanya başta olmak üzere, ABD, İtalya, İsviçre, Avusturya, Japonya gibi birçok gelişmiş dünya ülkesinde şu ana kadar 50.000’in üzerinde hasta üzerinde uygulanmış ve %80’in üzerinde bir başarı oranı sağlanmıştır. Tıbbi litaratürlerde yayınlanmış çalışmaların ortalama başarı yüzdeleri Topuk Dikeninde %85, Tenisçi Dirseğinde % 70 Omuzun Kalsifiye Tendiniti/Donuk Omuz hastalıklarında % 80 ve üstündedir.
Son yıllarda önce Avrupa'da şimdilerde de Amerika'da kabul gören Şok Tedavi'nin yaygınlaşmasıyla yeni endikasyonlarda da uygulama alanları bulacağına muhakkak gözüyle bakılmaktadır. ESWT tedavisi Avrupa ve Kuzey Amerika ,uzak doğu ülkeleri başta olmak üzere 30'un üzerinde ülkede yaygın olarak kullanılmakta, her sene uluslararası kongreleri yapılmaktadır. ESWT'nin kas iskelet sistemi üzerindeki avantajları, noninvazif (girişimsel müdahale gerektirmeyen) ve komplikasyonlarının azlığı, açık cerrahi ile kıyaslandığında maliyet azlığı, hastanın tedavinin hemen sonrasında günlük hayatına devam edebilmesi, kalıcı tedavi sağlamasıdır.